“Belgeselimiz 35. VGIK (Moskova) Uluslararası Öğrenci Filmleri Yarışmasında Finale Kaldı”

“910.000” adlı belgesel, dünyanın en eski ve prestijli sinema okullarından olan ve çok sayıda önemli Sovyet ve Rus sinemacıyı yetiştiren VGIK’in, 16-20 Kasım tarihleri arasında otuz beşincisini gerçekleştireceği Uluslararası Öğrenci Filmleri Festivali’nin yarışma bölümünde yer alacak. Çalışma, ayrıca Selçuk Üniversitesi’nin düzenlediği 15. Kısa-ca Uluslararası Öğrenci Filmleri Festivali’nde de finalde yarışacaktır. Belgesel, daha önce 22. Altın Koza Film Festivali ile İstanbul Mimarlık ve Kent Filmleri Yarışması’nda da finale kalmıştı.

YSR 910 bin(5)

Yaşar Üniversitesi İletişim Fakültesi Radyo Televizyon ve Sinema Bölümü’nden bu yıl mezun olan Erdem Türkavcı, İbrahim Hakan Kavas ve Volkan Altınışık, Yrd. Doç. Dr. M. Çağrı İnceoğlu’nun danışmanlığında bitirme projesi olarak İzmir Milli Kütüphanesi’nin ve müdavimlerinin belgeselini çekti. Bir milyona yakın kitaba ev sahipliği yapan, Cumhuriyetin kuruluşundan bu yana süregelen gazete ve dergi koleksiyonlarına sahip, beş bini aşkın orijinal el yazması ve taş baskı eserleri bünyesinde barındıran ve mimari özellikleriyle dikkati çeken 103 yaşındaki İzmir Milli Kütüphanesi’nin belgeseli, öğrencilerin bir dönem boyunca yürüttükleri titiz çalışmayla hazırlandı. Projeye, Prof. Dr. Nazlı Bayram da destek verdi.

YSR 910 bin(2)

Kitap okumayı çok sevdiklerini ve projelerinde de kitapla ilgili bir belgesel çekmek istedikleri için Milli Kütüphane’nin ve müdavimlerinin hikayesini ele aldıklarını belirten Erdem Türkavcı, “Milli Kütüphane, önünden geçerken bile eşsiz mimarisiyle sizi içeri çağırıyor. Bir ay orada zaman geçirmek inanılmaz bir deneyimdi. Yetkililer, bize her konuda çok yardımcı oldu. Bu kadar çok kitabın olduğunu tahmin etmiyorduk, ancak çekim yaparken Victor Hugo’nun orijinal birinci baskılarının, Johann Gutenberg matbaasında basılan Aristotales’in kitabının, Katip Çelebi tarafından 1632’de yazılan ve İbrahim Müteferrika’nın eklemeleri ile kendi matbaasında basılan Kitabı-ı Cihannüma’nın ve birçok eserin Milli Kütüphane’de adeta gözbebeği gibi görülüp korunduğuna şahit olduk. 50-60 yıldır kütüphaneye gelip araştırmalar yapan, oranın müdavimi olan insanlarla tanışma fırsatı bulduk. Hem Kütüphane’nin sizi zaman yolculuğuna çıkaran eşsiz ortamını hem de müdavimlerinin hikayelerini belgeselimizde işledik. Kitabın ruhunun, nasıl insanlara geçtiğini ve nasıl huzur dolu bir ortam olduğunu bu çalışmamız sayesinde bir kez daha anlama fırsatı yakaladık” dedi.

 YSR 910 bin(4)